SİNEMA: NOAH
Noah / 2014, 138 dk Hollywood’un modern külkedisi masalıdır: Düşük bütçeli, bağımsız filmlerle rüştünü ispatlayan yönetmen, hemen önümüzdeki senenin devasa gişe filminin başına getirilir. Küçük ve sevimli (500) Days of […]
Noah / 2014, 138 dk Hollywood’un modern külkedisi masalıdır: Düşük bütçeli, bağımsız filmlerle rüştünü ispatlayan yönetmen, hemen önümüzdeki senenin devasa gişe filminin başına getirilir. Küçük ve sevimli (500) Days of […]
Dear White People / 2014, 108 dk “12 Years a Slave En İyi Film Oscar’ını kazanamazsa hepiniz ırkçısınız!” demişti Ellen, 2014’teki Oscar töreninin açılışında. Gülmüştük hepimiz ama, o günün atmosferi […]
The Guest / 2014, 99 dk Çoğu ülkede doğrudan DVD’ye çıkan, haliyle pek az kişiye ulaşan, mikrobütçeli gerilim filmi The Guest’i, gece kuşağında Kanal D’de gösterilen filmlerden ayıran şey ne […]
Paddington / 2014, 95 dk İçimdeki gizli İngiliz hayranlığı mı? İyi kotarılmış çocuk filmlerine karşı duyduğum zaaf mı? Harry Potter film serisinin yapımcı ekibine beslediğim sempati mi? Sebebini tam olarak […]
İyi bir cinayet gizemini sevmeyen yoktur herhalde. Sonu gelmeyen CSI klonlarından Sherlock’a, yetmiş sekizinci sezonunu oynayan Arka Sokaklar’dan True Detective’e; her seviyeden anlatım dilini konuşabilen bir türdür polisiye. Ama hepsini, […]
Bir diziyi komedi veya dram yapan şey nedir? HBO ve Netflix gibi, alışılagelmiş standartların dışına çıkma lüksüne sahip yayın platformları güç kazandıkça, bu kategori sıkıntısı iyice ayyuka çıktı. Edie Falco’ya […]
Şunu baştan belirteyim: En sevdiğim televizyon dizilerinin başında 30 Rock gelir. Yazar / oyuncu Tina Fey’in, televizyonda 40 yılı deviren efsanevi komedi programı Saturday Night Live anılarından yola çıkarak yarattığı […]
Türk televizyonları, tarihi hikâyeleri genellikle iki şekilde anlatıyor: Muhteşem Yüzyıl kafasındaki ucuz pembe dizi estetiğiyle, veya “O değil de, Osmanlı çok süperdi lan!!!” seviyesindeki gizli propaganda ürünleriyle. İşin acı yanı, […]
SÜRPRİZE YER YOK Eskiden “kim kazanacak” tahminlerimi yaparken pozitif bir çerçeveden bakardım. “Aslında şu favori ama belki bu kazanıverir,” diyerek, belki heyecanlı ve ilginç bir tören olur umuduyla, sürprizli seçimlerle […]
Müthiş zekice davrandığından ve yüzde yüz haklı olduğundan emin bir şekilde, “mesajını” seyircisinin kafasına kakmaktan çekinmeyen Birdman’in bir sahnesinde, bir aynaya iliştirilmiş şu yazıyı görüyoruz: “Bir şey olduğu şeydir; başkalarının […]