Siyaset sinemayı her zamankinden daha fazla yönlendiriyor sanki. CitizenFour ve American Sniper’ın ardından bir süre siyasi içerikli film yazmayacaktım aslında, ama En İyi Film dalında Oscar adayı olan Selma’nın çağrısına karşı koyamadım.
Amerikan sivil haklar hareketinin önderlerinden Martin Luther King, Jr. etrafında şekillenen Selma / Özgürlük Yürüyüşü, klasik bir biyografik film değil: King’in hayatını ve mücadelesini başından sonuna anlatma gibi bir sıkıntıya düşmüyor. Bunun yerine, sivil haklar hareketinin kritik bir dönemine pencere açıyor ve siyahi vatandaşların özgürce oy kullanabilme talebiyle 1965 yılında Selma şehrinden Montgomery şehrine düzenlenen gösteri yürüyüşünü anlatıyor Selma.
Yönetmen Ava DuVernay, bu tarihi olayı King’in kişisel bakış açısıyla sınırlamadan anlatmayı seçerek, son derece yerinde bir karara imza atıyor. Posterde sadece King’i görsek de, Selma’da kazanılan başarı gerçek bir ekip işi. Mücadelenin ön saflarında yer alan gençlerin, ailelerin ve hatta sonradan katılan destekçilerin sıkıntılarına yakından tanıklık ediyoruz. Merkezde elbette King’in ve yakın çevresinin muhatap olduğu tacizler, şahsi fedakârlık hikâyeleri ve umutsuzluk anları var; ama bunlar da son derece ölçülü ve mütevazı bir dille dramatize edilmiş.
Selma’yı karşılaştırabileceğim iki referans noktası var. Steven Spielberg’ün 2012 yapımı filmi Lincoln, on altıncı Amerikan başkanının hayat hikâyesini baştan sona anlatma hırsına kapılmıyor ve köleliğin kaldırılmasını sağlayan 1865 anayasal düzenleme sürecine odaklanıyordu. Selma gibi o film de, tarihin gidişatını şekillendiren büyük bir lideri, tek bir tarihi olayın etrafında karakterize ediyor ve son derece tatmin edici bir anlatım yakalıyordu.
Aklıma düşen ikinci film ise, Türkiye’de hak ettiği izleyiciye ulaşamadığını düşündüğüm 2014 yapımı Pride – protesto kültürü ve haksızlıklara karşı örgütlenme temalı bir film gecesi düzenlemek isterseniz, Selma ile arka arkaya izleyebilirsiniz.
Ancak açık konuşayım, Selma anımsattığı iki filmden de daha iyi ve 2014 yılının “izlenmesi gerekenlerinden”… Ancak uyarayım: Protesto ve orantısız polis şiddeti sahnelerini izlerken yakın tarihten bazı kareler gelecek aklınıza ve dertleneceksiniz; olsun, hatırlayın ve Martin Luther King’ten elli yıl sonra hangi noktada olduğumuzu sorgulayın.
Selma / Özgürlük Yürüyüşü 6 Şubat’ta sinemalarda.
10 üzerinden 7